Diş eti kokusunun nedenleri, ağız sağlığını ve sosyal yaşamı doğrudan etkileyen önemli bir konudur. Kötü nefesin kaynağı çoğu zaman dil veya mideyle ilişkilendirilse de, bazı durumlarda diş etlerinden yayılan yoğun bir koku asıl sorunu gösterir.
Diş eti kokusu için ilaç tedavisi genellikle bu durumun nedenine göre planlanır, ancak tedaviye başlamadan önce asıl nedenin belirlenmesi gerekir. Diş eti kokusunun nedenlerini anlamak, hem ağız sağlığını korumak hem de kalıcı kötü kokuyu önlemek açısından oldukça önemlidir.
1. Plak ve tartar birikimi
Diş eti kokusunun en yaygın nedeni, diş yüzeylerinde biriken plak ve bunun zamanla sertleşerek tartar (diş taşı) haline gelmesidir. Plak, bakterilerin yiyecek artıklarıyla birleşmesiyle oluşan yapışkan bir tabakadır. Bu bakteriler sülfür bileşikleri üretir ve bu bileşikler, nefeste hoş olmayan bir kokuya neden olur.
Diş taşları diş etlerinin altına yerleştiğinde, bu bölgede bakteriler kolayca çoğalır. Diş etlerinde iltihaplanma başlar, kanama ve şişlik görülür. Bu iltihaplı alanlardan yayılan gazlar, diş eti kokusunun belirgin hale gelmesine yol açar. Düzenli diş hekimi kontrolü ve profesyonel temizlik, bu tür kokuların önlenmesinde en etkili yöntemdir.
2. Diş eti iltihabı (Gingivitis)
Gingivitis, diş etlerinin yüzeysel iltihabıdır ve erken evrede fark edilmezse daha ciddi hastalıklara dönüşebilir. Gingivitis, diş etlerinin kızarması, şişmesi ve fırçalama sırasında kanamasıyla kendini gösterir. Bu süreçte bakteriler, diş etleri altında anaerobik ortamda çoğalır. Bu bakteriler hidrojen sülfür gibi kötü kokulu gazlar üretir.
Diş eti iltihabı ilerledikçe, koku ağızda kalıcı hale gelir. Günlük fırçalama ya da gargara geçici rahatlama sağlasa da, iltihap devam ettiği sürece koku tekrar ortaya çıkar. Bu yüzden erken tedavi oldukça önemlidir.
3. Periodontitis (İleri diş eti hastalığı)
Gingivitis tedavi edilmediğinde periodontitis gelişir. Bu hastalıkta bakteriler diş etinin altındaki bağ dokularına ve kemiğe ulaşır. Diş etlerinde cep oluşur ve bu cepler bakterilerle dolar. Oluşan ceplerin içindeki iltihaplı sıvı, kötü kokunun en önemli kaynaklarından biridir.
Periodontitis zamanla diş eti çekilmesine ve dişlerin sallanmasına neden olur. Bu durumda kokunun kaynağı yalnızca bakteriler değil, aynı zamanda ölü dokulardır. İleri periodontitis, profesyonel tedavi ve derin temizlik (küretaj) gerektirir.
4. Ağız kuruluğu (Xerostomia)
Ağızda yeterli tükürük bulunmadığında bakteriler daha hızlı çoğalır. Tükürük, bakterileri temizleyen ve ağızın pH dengesini koruyan doğal bir savunma sistemidir. Fakat tükürük salgısının azalması, bakterilerin diş etlerine ve dil yüzeyine yerleşmesine neden olur.
Ağız kuruluğu genellikle stres, bazı ilaçlar, sigara kullanımı veya yetersiz su tüketimi nedeniyle gelişir. Özellikle gece boyunca tükürük akışının azalması, sabahları yoğun diş eti kokusuna yol açar. Bu nedenle tükürük üretimini artıran doğal yöntemler ve su tüketimi, diş eti kokusunun önlenmesinde büyük önem taşır.
5. Sigara ve tütün ürünleri
Sigara, diş etlerinde oksijen dolaşımını azaltır ve iyileşmeyi geciktirir. Nikotin, diş etlerinin kanamasını baskılar, bu da iltihabın fark edilmeden ilerlemesine neden olur. Aynı zamanda sigara içenlerde diş etleri sürekli olarak tütün ve dumanın etkisinde kaldığı için ağız florası bozulur.
Bu ortamda anaerobik bakteriler hızla çoğalır ve kükürt bileşikleri üreterek kötü kokuya neden olur. Sigara ayrıca tükürük salgısını da azaltır, bu da kokunun şiddetini artırır. Diş eti kokusunu önlemenin ilk adımlarından biri sigara kullanımını bırakmaktır.
6. Ağız içi apseler ve enfeksiyonlar
Diş eti ya da diş kökünde gelişen apseler, kötü kokuya neden olan başka bir faktördür. Enfekte bölgede biriken irin, bakteriyel faaliyet sonucu kötü kokulu gazlar üretir. Bu kokular genellikle ağızda metalik ya da çürümüş bir koku şeklinde hissedilir.
Ağrılı bir şişlik, sıcaklık artışı ve hassasiyetle birlikte gelen koku, genellikle apse işaretidir. Bu durumda antibiyotik tedavisi ve drenaj işlemi gerekebilir. Enfeksiyon ilerledikçe yalnızca diş etleri değil, çevre dokular da etkilenir.
7. Diş eti çekilmesi ve kök yüzeyinin açığa çıkması
Diş eti çekilmesi, diş köklerinin açığa çıkmasına yol açar. Bu alanlarda bakteriler kolayca tutunur ve çoğalır. Kök yüzeyleri düzenli temizlenmediğinde kötü koku kaçınılmaz hale gelir. Ayrıca çekilen diş etleri, yiyecek artıklarının sıkışmasına da neden olur.
Hassasiyet yaşayan bireyler genellikle fırçalamaktan kaçındığı için plak birikimi artar. Bu da kokunun kalıcı hale gelmesine yol açar. Doğru fırçalama teknikleri ve yumuşak kıllı diş fırçaları bu durumun kontrol altına alınmasında yardımcı olur.
8. Yanlış diş temizliği alışkanlıkları
Pek çok kişi dişlerini yalnızca yüzeysel olarak fırçalar. Ancak diş aralarında ve diş eti hattında kalan bakteriler temizlenmediğinde koku ortaya çıkar. Diş ipi kullanılmaması da bu süreci hızlandırır.
Ayrıca dil yüzeyinde biriken bakteriler de kötü kokuya neden olabilir. Bu nedenle diş fırçalamanın yanında dil temizliği de ihmal edilmemelidir. Günde en az iki kez fırçalama ve bir kez diş ipi kullanımı, diş eti kokusunun önlenmesinde temel adımdır.
9. Sistemik hastalıklar ve ilaçlar
Bazı hastalıklar da dolaylı olarak diş eti kokusuna neden olabilir. Örneğin diyabet tükürükteki glikoz miktarını artırır ve bakterilerin üremesini kolaylaştırır. Böbrek hastalıkları, nefeste amonyak benzeri bir kokuya yol açabilir.
Ayrıca bazı ilaçlar, ağız kuruluğu yaparak bakterilerin çoğalmasına uygun ortam oluşturur. Antihistaminikler, antidepresanlar ve tansiyon ilaçları buna örnektir. Bu tür ilaçlar kullanılıyorsa, hekim önerisiyle tükürük artırıcı önlemler alınmalıdır.
10. Beslenme ve yaşam tarzı
Soğan, sarımsak, kahve ve alkol gibi gıdalar ağız kokusunu geçici olarak artırabilir. Ancak uzun vadeli diş eti kokusu genellikle ağız hijyenine bağlıdır. Şekerli gıdalar bakteriler için besin kaynağıdır; bu nedenle fazla tüketildiğinde bakterilerin üremesi hızlanır.
Bol su içmek, lifli gıdalarla beslenmek ve ağız bakımına özen göstermek, diş eti kokusunu büyük ölçüde azaltır. Ayrıca düzenli diş hekimi kontrolü, ağızda fark edilmeyen plak birikimlerini temizleyerek kötü kokunun önüne geçer.